EUROPE WORLD SPOR ’da bu haftaki konuğumuz Milli Kick Boks Sporcusu Mehmet MISTIK.
Efendim, EUROPE WORLD SPOR ’da bu haftaki konuğumuz Milli Kick Boks Sporcusu Mehmet MISTIK.
Nasılsın, neler yapıyorsun?
Mehmet MISTIK: Gayet iyiyim, yoğun bir antrenmantemposu içerisindeyiz. Aynı zamanda çalıştırdığım öğrencilerim var, Kick Boks antrenmanı yaptırdığım. Onlarla ilgileniyorum bu pandemi döneminde yoğun geçiyor.Biliyorsunuz salonlarımız kapatıldı ama tabi milli sporcu olarak kendi antrenmanlarımızı hala yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Aynı zamanda kendi akademim var. “MEHMET MISTIK FIGHT AKADEMİ” 2 sene önce kurduğum. Hali hazırda öğrencilerim var onlara da antrenmanyaptırmaya çalışıyorum bu şekilde geçiyor, tempolu…
Mehmet Efe: Mehmet aslında seninle röportaj yapıyor olmak büyük bir keyif veriyor bana. Her ne kadar haftalarca sana ulaşmaya çalış sakta bu yoğun tempoda gerçekten bugün seninle röportaj yapmaktan mutluluk duyuyorum. Öncelikle teşekkür ediyorum, bizleri burada ağırladığın için. Kendi spor salonun değil mi?
Mehmet Mıstık: Kendi spor salonum.
Mehmet Efe: Şimdi, ben seni tanıyorum. Seni seven sporcularda var, seni takip eden bilen… Ama bir kez daha adettendir soralım, Mehmet Mıstık kimdir? Bu spora nasıl başlamıştır?
Mehmet Mıstık: 13 Haziran 1992, Antalya doğumluyum.Antalya’da yaşıyorum, doğum Manavgat olmak üzere.
Bu spora dayımın sayesinde başladım. Dayımın bir çift eldiveni vardı, hemen şurada zaten asılı onlarla başladık.
Mehmet Efe: Dayının mı?
Mehmet Mıstık: Bunlar dayımın evet.
Mehmet Efe: Çok iyi bir anısı var.
Mehmet Mıstık: Dayım geçmişte boks yapmış ama yarıda bırakmış zamanın şartları pek elvermemiş. Yıllar sonra sandıktan çıkan bir eldiveni de biz yeğenleri olarak giyiyorduk elimize. Daha sonra, Rocky filmleri izlerken birbirimize birazcık atışma yaparken dayım bize kendi gittiği ve devam ettiremediği kulübe götürdü. Antalya’nın köklü kulüplerinden bir spor salonu. Biz tekrar oraya gittik ve dayımın yarım kalan işini -gittik derken birkaç kuzenimle birlikte başladık- kalan tek ben olunca devam ettirdim bayrak yarışını. Bu şekilde
Mehmet Efe: “Ben yapamadım, sen yap.” Demiş. Sende yapmışsın
Mehmet Mıstık: Gibi, öyle oldu. Aslında 3, 4 kişi ile başladık kuzenler olarak biri kalacaktı herhalde oda ben oldum
Mehmet Efe: Şimdi günümüze dönecek olursak, her yer kapalı pandemiden dolayı büyük turnuvalar olimpiyatlar iptal edildi veya ertelendi. Bu durum seni nasıl etkiledi? Sana neler yansıttı bu durumda?
Mehmet Mıstık: Biz zaten Kick Boks olarak şuan olimpik bir spor değiliz ama olimpik olma yolunda büyüm adımlar atmış bir spor branşıyız. Öncelikle biz de tabi pandemiden nasibini alan bir branştık. Tüm organizasyonlar iptal edildi. Oldukça,verilen tarihler hep ertelendi. Ülkemizde ve tüm dünyada Korana virüs oldukça yaygın. Sağlıktan dolayı bayağı ertelenme aldık. Sporcu olarak tabi, özellikle sıklet sporcusuolarak hep hazırlanıyoruz, diyetimizi ayarlıyoruz, mental anlamda hazırlanıyoruz fakat hep iptal edilme bizi birazcık düşürüyor. Ama her seferinde bir sporcu olarak hazır olmam gerekiyordu. Geçtiğimiz ay -Nisan ayı içerisinde- bir uluslar arası şampiyona yapıldı, sonunda. Ülkemizde, hatta Antalya’da çok şükür kazandık, şampiyon oldum tekrar.
Mehmet Efe: Evet. Takipteyiz.
Mehmet Mıstık: Şimdi tekrar Ekim ayında düzenlenecek Dünya Kick Boks Şampiyonası’nın biletini almış oldum. 14 –24 Ekim’de orada milli formamızı temsil edeceğiz inşallah.
Mehmet Efe: İnşallah, bundan da hiç şüphem yok. Nasıl bir duygu hani gittiğin maçı yeniyorsun geliyorsun çok şükür başarılı bir sporcusun. Geçmişine baktığım zaman şunu görüyorum. Hep başarı, başarı, başarı…
Mehmet Mıstık: Tabii ki kolay değil ama öncelikle tabi ki de kaybede kaybede başardık.
Mehmet Mıstık: Yani çok darbe yedik Ki, atmayı öğrendik yani. Tabi ki de her gittiğim maçta birazcık çekiniyorum ama ben daha öncede her zaman dediğim gibi en büyük teminatım yaptığım antrenmanlarım. Çünkü bu disiplini bırakmadığım sürece şampiyon olacağıma inanıyorum. İnandığım bir maça çıktığımda da kaybetme lüksümün olduğunu düşünmüyorum. Elbette zaten yolunda gitmeyen sakatlılar olabilir, yanlış kararlar olabilir, vurduğunuz tekme puana dönmeyebilir , birçok şeyle karşılaşabiliriz. Ama genelde eğer baskınsanız ve istiyorsanız ve çalıştıysanız şampiyon oluyorsunuz zaten. Galiba bende son zamanlarda onlardan biriyim. Kazanmasını biliyorum, çalışmalarımı da ona göre devam ettiriyorum.
Mehmet Efe: Şimdi, başarılısın. Başarılı olmaya da devam ediyorsun. Bu cümleyi şöyle düzenleyebilirim. Şampiyondun, birkez daha şampiyon olacaksın önümüzdeki maçlarda. Peki,şimdi var mı önümüzde. Neler bekliyor bizleri?
Mehmet Mıstık: Eğer faaliyet programımızda iptal olmazsa ülkemizde düzenlenen milli takımca seçme kriterlerine uygun olarak 1-7 Temmuz’da Gaziantep’te Türkiye Kick Boks Şampiyonası düzenlenecek. Şuanda bir iptal durumu söz konusu değil. Bizde tüm hızımızla ona hazırlanıyoruz,muhtemelen olacak. 1 ay sonra yani günümüzden bakarsak o şampiyonaya hazırlanıyorum. Ama ana hedefimiz dediğim gibi, Dünya Şampiyonası İtalya. Zaten 2 turnuvada ben şampiyon olduğum için bileti kestim kendimce
Profesyonel olmak bunu mu gerektiriyor?
Mehmet Mıstık: Yani, bunu gerektiriyor.J Biz baştan sıkıtuttuk. O yüzden Antep bizim için kültürel bir gezide olabilir JO yüzden müsabakamızı yapacağız, Antep’imizi tekrar göreceğiz, güzel yiyeceklerinden faydalanacağız.
Mehmet Efe: İnşallah yakında yeni bir programımızda başlar.Oda kültür gezisi, yemek gibi
Mehmet Mıstık: Orada bende destek olabilirim
Mehmet Efe: Yemekle aran nasıl? Sporcusun…
Mehmet Mıstık: Yemekle aram muhteşem iyi, benim annem aşçı. Yani sıklet tutturmakta sıkıntı çekmiyorum. Her seferinde bir 8-10 kilo alıp -yani bunu yakın çevremde gayetiyi bilir yeme içme konusunda-kısa bir süre içinde, geçen hafta 89 kiloysam yarışma kilom size 1 hafta sonra 95 kilo olabiliyorum yani.
Mehmet Mıstık: İnsanların bu ani değişimi soruyorlar,özellikle kadınlar yani spor hocası olarak da nasıl veriyorsunuz ki, kesinlikle tavsiye etmiyorum yani. Biz sıkletsporcusu olduğumuz içinde vücudumuz alışık. O yüzden ani de alıp verebiliyoruz.
Mehmet Efe: Aslında bir anda kilo vermek de zararlı bir şey.
Mehmet Mıstık: Zararlı, tabi ki de zararlı ama şöyle vücudumuz herhalde antrenmana alışık olduğu için sıvı kaybı diyoruz biz buna. Ani sıvı kayıpları, antrenmanda attığımız terbizi galiba birkaç kilo aşağıya çekebiliyor. Tabi ki de diyetimizi de yapıyoruz, ihmal etmiyoruz.
Mehmet Efe: Şimdi annemizin yaptığı yemekleri de yememezlik olmaz.
Mehmet Mıstık: Olmaz, annem kızar
Mehmet Efe: Patron anne!
Mehmet Mıstık: Patron anne, her zaman yani başımızın tacı.O yüzden güzel yemeklerini asla reddedemem.
Mehmet Efe:Annemize bir mesaj atalım o zaman.
Mehmet Mıstık: Anne, seni çok seviyorum. Her zaman bana yemeklerinden yaparsan çok memnun olurum. Eminim bunu duyunca gülecek.
Mehmet Efe: Peki, en çok sevdiğin yemek hangisi? Annenin bütün yemekleri güzeldir ama en sevdiğin.
Mehmet Mıstık: Gerçekten bütün yemekleri, biraz klişe olabilir ama kuru fasulye çok severim. Kuru fasulye, pilav,cacık …
Mehmet Efe: Biz Türk Erkekleri…
Mehmet Mıstık: Türk Erkekleri sulu yemek olsa okey yani. Bunları özlüyoruz yani güzel yemekler.
Mehmet Efe: Sporcusun. Ben istesem iki haftada 10 kilo da veririm, istesem iki haftada 10 kilo da alırım. Onun rahatlığıyla bir antrenman yapmak, hareket etmek ne kadar doğru?
Mehmet Mıstık: Ne kadar doğru, yani var çevremizde var tabi ki çok doğru bir şey değil. Öncelikle zaten bunu uzun zamana yaymak gerekiyor. Sağlıklı kilo alıp verebilmek için. Zaten tek bir sıklet seçtiğimiz için senenin branşın da sıkletledevam etmemiz gerekiyor. Tabi ki düzenli olarak kilo almak var, birde düzensiz olarak almak var. İki maç arasında biraz daha kas gelişimini yükseltip yağdan yakmamız lazım, dahaprofesyonelce gidersek her şey mümkün. Ama tabi günümüzde biraz da pandemiden yararlanarak aldığımız kilolar var onlar tabi çok da doğru değil. Yani antrenmanı hep yüksek tutup, yememize içmemize de bence dikkatli gidip kilo almamız lazım. Özellikle bunu kendime tekrar etmem lazım.
Son zamanlarda biraz ipin ucu kaçıyor yani.
Mehmet Efe: Şimdi bu konuda sen oldukça zor bir dönem yaşıyorsun, anne de aşçı. Ama tabi kilonu da kendin kontrol etmen büyük bir avantaj.
Mehmet Mıstık: Tabi ki de, her şey şakası bir yana belirli bir seviyenin üstüne de herkesin kendine göre bir sınırı var, bende sınırlarımı biliyorum. Bir sınırın üstüne çıkmadığım sürece o kiloyu verebilirim. Kendime öyle bir sınır koydum o yüzden rahatım yani. Kendimi kontrol edebiliyorum.
Mehmet Efe: Şimdi Mehmet bir paylaşımını ele alacağım,orada yapmış olduğun bir yorum var. ”Zirve de bitir.” cümlesini kullanmışsın bir fotoğrafın altına. Bu cümle hayatını tam olarak özetleyebilir mi? O paylaşımın neyi ifade ediyor?
Mehmet Mıstık: Yani her anlamda, her gün yeniden başlıyoruz hayata. Bir gün öncesi çok yorgun olabiliriz,depresif olabilir yani sporculuktan öte normal özel hayatımızda var. İlla ki yansıyor. Ama günün sonunda verimli bir gün geçirebiliyorsanız, yani istediğinizi alabiliyorsanız,antrenmanınızı yaptıysanız veya yapamadıysanız farklı şeylerden kendinizi mutlu edip mental anlamda yükselttiyseniz zirvede bitirmiş oluyorsunuz. Bana göre bu şekilde. Bu kitap okumakta olabilir, spor yapmakta olabilir,düzenli beslenmek, çok su içmek de olabilir bir şekilde kendinize döndürebiliyorsanız zirvede bitirmelisiniz.Başkasının yaptığını tekrar etmek, zirvede bitirmek değil başaksına göre, kendiniz için. Yani okeyliyorsanız bence olay bitmiştir.
Mehmet Efe: Bu diyorsun, gerçekten tebrik ediyorum.Spordan bahsedeceğiz daha da, birazda özel hayatından bahsedelim. Spor dışında neler yapıyorsun? Özel hayatın nasıl gidiyor?
Mehmet Mıstık: Spor dışında, genelde evimde olmayı severim. Yani yoğun bir hayat olduğu için açıkçası çokta öyle evimde olmak sakin yerler tercih etmek ya da tatil olursa daha çok Antalya güzel bir yer. Çıralı, Olympos o tarz hani ormanlık alanlar daha böyle güzel oluyor. Kitap okumak için huzurlu olmak için. Çünkü çok sesin içerisindeyiz hep atraksiyon içerisindeyiz o sebepten biraz daha sessiz sakin yerleri tercih ediyorum. Onun dışında evde balıklarım var,hayvanları çok seviyorum.
Mehmet Efe: Evet evet, burda ismi ne?
Mehmet Mıstık: İsmi Mualla. Akademimize gelen cici bir kedimiz.
Mehmet Efe: Mualla güzel bir isim, sevdiğim iki isimden biri Mualla. Birincisi de Teoman. Anlamı var mı bu Mualla’nın?Hem ismi, hem kendisinin…
Mehmet Mıstık: Bir anlamı var. Şöyle; daha önce ilkokulda,Mualla aslında benim acayip bulduğum söylemesi zor bir kelime gibi gelen bir isimdi. Bu nerden, ilkokul 4.sınıfta sınıfımıza bir kız gelmişti bütün erkekler yeni bir arkadaşımız geldi, acaba nedir ismi falan, tanışalım eminim hepimizde olmuştur O yüzden bizde tanışmak istedik, bize Mualla ismini söyleyince açıkçası biz “Memnun oldum Mualla”diyemedik. Dilimiz dönmemişti, öyle komik bir anısı kalmıştı bizde
Mehmet Efe: Şimdi aramızda, kameralar kapalı. Güzelliğinden mi dilin dönmedi yoksa…
Mehmet Mıstık: Valla ilk önce kıza güzeldi, o dönemin bütün erkekleri bunu hatırlıyorlar. Neyse,kulakları çınlasın Mualla’nın da görüyorsa… Daha sonra kedimizde aniden salona gelince, ben dişi olduğunu bile bilmiyordum bu arada ani geldi, ya ne olsun ismi falan deyince aniden gelince hayatımıza Mualla olsun. Bir baktık kedide dişi çıktı, öylekaldı yani.
Mehmet Efe: Güzel bir hikâyesi var, peki şu an görüşüyor musunuz Mualla ile?
Mehmet Mıstık: Hayır görüşmüyoruz. İlkokulda kaldı.
Mehmet Efe: Şimdi efendim röportajımıza daha devam edecek ve sert sorularımız olacaktı. Pandemiden dolayı bu antrenmanlar eskisinden daha da yoğunlaştı. Özel dersler daha çok yoğunlaştı. Dolayısıyla artık röportajımızın da sonuna geliyoruz. Çünkü sen hemen buradan çıkıp bir antrenmana yetişeceksin, bir derse yetişeceksin. Bu arada beni sevdi…(Mualla) Dimi Mualla? Öp yaa… Bütün röportajın kahramanı Mualla. Bugün ki bir mesajımızda, tabiki hayvan sevgisi olsun. Gidip bir petshopdan almak yerine,sahiplenme her zaman bizim birinci tercihimiz olsun, diyelim.Peki şimdi, bir sonraki derse seni daha fazla geciktirmeden …Mualla… Oyun oynamak istiyor
Röportajımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz. EUROPE WORLD SPOR da bu haftaki konuğum sevgili Mehmet MISTIK’dı. Milli sporcumuz. Bu röportajı kabul ettin, bizleri burada ağırladığın için öncelikle sana bir kez daha teşekkür ediyorum.
Mehmet Mıstık: Ben teşekkür ediyorum.
Mehmet Efe: Aslında sana sormadığımız, vaktimiz yetmediğinden dolayı birçok sorumuz var ama bu röportaj burada bitmez, bu maç burada bitmez. İlk yarı bitti, ikinci yarı da bir sonraki röportajda efendim görüşmek üzere diyoruz. Son olarak, son sözlerini alacağız, san aslında bir son sorum daha var. Şimdi kamplara gidiyorsun maçların öncesinde, tabi kamp heyecanı da ayrı oluyor. Çok eğleniyoruz, bir yandan da bu kadar streste bulunuyoruz.Çünkü antrenmanlardan daha farklı bir süreç kamp.Olimpiyatlardan önceki süreci soracağım biraz sana. Kamp alanında mesela, kiminle hangi sporcuyla aynı odada kalmak isterdin?
Mehmet Mıstık: Yani, benim son 2 yıldır diyeyim. Antalyalıarkadaşlarım var aynı kampı paylaştığımız. Bir üst sıkletlerim olur kendisi; Hasan Mert KIZIL, Osman Uğur KOÇAK. Yani beraber kalmayı hedefliyoruz genelde. İlla ki tabi değişiklikler oluyor tabi ama aynı kamp içerisindeyiz. Geçen yıl farklı arkadaşlarımla kaldım, ondan önceki yıl Hasan Mert KIZIL’LA beraber kaldık. Yurt dışındaki oda arkadaşlığımızda Hasan’laydı. Tabi zevkli geçiyor. Birbirini tanıdığın arkadaşın.Antalyalısın beraber antrenman partnerliği yapıp, Antalya’da şampiyon olup ülkemizi temsil etmeye gidiyoruz. Keyifli… Birbirimizi tanıyoruz. Yani bunu masaj sıraları var birbirimize masaj yaptığımız oluyor. Yani eğlenceli… Yani oda içerisinde ki pek çok olayı şu an pek anlatamasam da… Yani iyi geçiyor. Güzel geçiyor. Yani günün sonun da mutluyuz hepimiz yani …
Mehmet Efe:Şimdi Mualla başkasından bahsedince kıskanıyor. Gözlerini açıp bana bakıyor. Diş gösteriyor.
Mehmet Mıstık: Evet. Biraz kıskanç bir kedi. Yani uzun zamandır salonda yalnız bir de o yüzden böyle yani.
Mehmet Efe: Peki şimdi ortak birçok arkadaşımız var ama ben bunlardan Osman Uğur KOÇAK’ı soracağım. Yine çok sevdiğim -sevgilerimizi selamlarımızı gönderelim Osman’a- “Osman’ı tek kelime ile anlat.” desem. Ne söylemek istersin.
Mehmet Mıstık: Bence, heyecanlı. Heyecanlı. Yani çok güzel bir arkadaşım. Çok dürüst. Çok efendi bir arkadaşım.Ona da buradan selam olsun. Zaten en son turnuvada da beraberdik.
Mehmet Efe: Beraber bir başarı yakaladınız.
Mehmet Mıstık: Evet evet beraber. Yani yine arkadaşlarımla beraber üst sıkletlerde onlarda, yine onlar da şampiyon oldular. İtalya’ya beraber gideceğiz Osman da katılacak hep birlikte gidiyoruz.
Mehmet Efe:Başarılar diliyoruz.
Mehmet Mıstık: Teşekkür ederiz. Yani dediğim gibi, önce biz de samimiyet. İçimiz, ne kadar büyük olursak olalım, ne kadar dövüş sporları ile ilgilenirsek ilgilenelim, hep bir heyecanımız var, hep bir muhabbetimiz var, bir de birbirimizi çok küçükten tanıdığımız için yani aramız daha daha iyi, yani o yüzden güzel geçiyor, yani antrenmanlar olsun, eğlenceli, muhabbet, sohbet, kamp dönemleri yabancılık çekmiyoruz birbirimize.
Mehmet Efe:Tabi ki sporcularımız, yumuşak, sevimli yanlarını bura da sizlere farklı bir dilde aktarıyoruz. İşte görüyorsunuz çok sıcak bir röportaj gerçekleştiriyoruz. Ama tabi bu sıcaklık renkli rinkte, tatami de, daha farklı oluyor. Orada rakip oluyorsunuz.
Mehmet Mıstık: Yani orada rakip oluyoruz. Tabi hepsi, bu bir oyun. Ben her zaman böyle söylerim. Bunun kuralları var. Ve bu oyuna iyi hazırlanan kazanıyor genelde ve kuralına göre oynayan kazanıyor. Centilmenliğin dışarısına çıkamadan, centilmenlik çerçevesinde antrenmanlarımızı sürdürdüğümüz gibi çok çalışanın ve çok isteyenin kazandığı bir oyun. Biz sadece bunu uyguluyoruz. Ama maç bitince yine arkadaşız, yine birbirimize sarılıyoruz, hatta yani maçtan sonra ben hatırlarım yani, Slovenya da kaybettim, Avrupa Şampiyonası Çeyrek Final de, soyunma odasına gidip ağladığımda arkadaşlarımda yanımdaydı, bir saat sonra her şey bittiğinde, “Nasılda vurdu yaa sana” deyip yediğimiz dayağın bile komedisini yaparız birbirimize odaya girince.
Mehmet Efe: Bence en güzeli bu.
Mehmet Mıstık: En güzeli de bu. Önce eğlenmemiz lazım. Mutlu olmamız lazım. Ondan sonra zaten kazandığımız başarılar, ülkemize, kendimize, ailemize çok daha iyi gelecektir yani. İnşallah İtalya da yenisini ekleyeceğiz. Ben eminim.
Mehmet Efe: İnşallah. Ben de bundan çok eminim. EUROPE WORLD SPOR olarak da biz bu maçı yakından takip edeceğiz.
Mehmet Mıstık:Çok seviniriz.
Mehmet Efe:İnşallah olursa Türkiye’nin bu maçını da canlı yayında bu internet sitemizde vermiş olacağız.
Mehmet Mıstık:Çok mutlu oluruz. Sevenlerimiz de herkes takip eder. Ülkemiz …
Mehmet Efe:Şimdi efendim bunu da buradan dile getirelim. EUROPE WORLD SPOR da canlı yayında bütün elimizden geldiğince bütün ekip arkadaşlarımızla beraber, olan tüm yarışmaları canlı yayınla biz oradan bağlanmış olacağız. Sizler de oradan takip edebileceksiniz. Örneğin önümüzde ki maçı, muhtemelen ilk canlı yayınımız oradan olacak. İnşallah çok başarılı bir şekilde de oradan dönüş sağlarız.
Şimdi çeşitli müzikler çıkıyor. Arkadaş ortamında dinlediğimizde birazcık komik duruma düşebiliyoruz.
Sorum şu: Arkadaşlarından gizlice dinlediğin müzik var mı?
Mehmet Mıstık: Yani , şöyle şimdi, dışarıdan sporcuyuz yaaa, görünüyoruz işte, hepimizin kulaklığında zannediyorlar çok ritimli şeyler çalıyor, bazen bu Müslüm GÜRSES olabilir. Bazen bu Ferdi TAYFUR olabilir. Hani, hiç ummadığınız müziklerle maça çıktığımız oluyor. O kulaklığın ardında, fotoğrafların ardında gizli… yani bu tarz müzikler var, genelde biz kampta falan Müslüm GÜRSES dinlediğimiz oluyor.
Mehmet Efe: Gerçekten ?
Mehmet Mıstık: Yani gerçekten yani gerçekten… İnanın.
Mehmet Efe: Müslüm GÜRSES ile motive oluyorsunuz.
Mehmet Mıstık: Motive oluyoruz yani seviyoruz abi. JYani biz acıyı seviyoruz. Yani biz acıyı sevdiğimiz için biz bununla zevk alıyoruz, bununla tatmin oluyoruz. Ama daha çok tabi bana sorarsanız ben RAP Müzik hastasıyım. Ben daha çok RAP Müzikle motive oluyorum. Güzümüz, popüler, seviyoruz. Gerek cümleler, kinayeler bizi biraz daha sporumuza uyarlıyor gibi. Ama tabi ki de içimizi değiştiremeyiz.
Sevdiğimiz müzikleri her yere uyarlayıp motive oluyoruz.
Mehmet Efe:Kız arkadaşın var mı?
Mehmet Mıstık: Evet.
Mehmet Efe: Emir senin var mı?
(Kameraman )Emir: Var.
Mehmet Efe: Var. Emir’i arada sıkıştırırım. Kendi kameramanım. Kayıttasın değil mi Emir? Tamam.
Emir ile bir röportaja gittik, Hüseyin KÂĞIT röportajı, kayıt almamıştı. 45 dakikalık röportajın sonunda artık biz de soruyoruz kayıtta mıyız diye çok sevdiğim bir kameramanım, benim çok çilemi çekiyor.
Efendim, EUROPE WORLD SPOR da, bu hafta Milli sporcumuz sevgili Mehmet MISTIK yanımızdaydı. Keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Sana bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu ekibi burada ağırladığın için. Gerçekten röportaj yapmaktan mutluyuz, mutluluk duyuyoruz. Diyoruz ya hani haftalardır seni kontrol ediyoruz, takip ediyoruz. Takibin sonunda da artık bir anını yakaladık, bir saat de olsa bu keyifli röportajı gerçekleştirdik.
Senin son olarak eklemek istediğin bir şeyler var mı burada?
Mesela EUROPE WORLD SPOR hakkında bir şeyler söylemek ister misin? Son cümlelerinin ardından.
Mehmet Mıstık:Ben, bizim bu süreçte zaten her zaman medya da gücümüz olmanız bizi çok mutlu ediyor açıkçası. Çünkü amatör sporların buna çok ihtiyacı var. Her zaman söylüyoruz tabi ki de bizim diğer sporlara da saygımız sonsuz. Basketbol, Futbol revaçta olan sporlarımızdan ama bizlerde amatör sporların sesiyiz ve Ülkemizi temsil ediyoruz. Hepimiz aynı bayrak altında devam ettiğimiz için bu çalışmalara, aynı bayrağı temsil ettiğimiz için bizlerinde sesi olmanız, bizleri çok mutlu ediyor ve motive ediyor. Bu sebepten dolayı ben teşekkür ederim. Şahsım adına ve arkadaşlarım adına. Umarım sizlerinde kuruluşlarınız çok çok büyür.
Mehmet Efe: Başarmak istedikçe biz her zaman sizlerin arkasındayız. Elimizden geldiğince de, adım atsanız haberinizi yapacağız. Öyle söyleyeyim.
Mehmet Mıstık: Harika.
Mehmet Efe: Yeni bir medyayız. Gücünü sporcudan alan bir medyayız. Sizler burada oldukça, bizler güçlü adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz.
Mehmet Mıstık: Çok teşekkür ederiz.
Mehmet Efe:Efendim röportajımızın sonuna geldik. Bizleri izlediğiniz için çok teşekkür ediyoruz. Değerli Okurlarımız, Değerli İzleyenlerimiz, Sevgili radyolarından Dinleyen Arkadaşlarımız,
Buradan sevgilerimizi, saygılarımızı bir kez daha sizlere iletmiş olalım. En çok teşekkürü de sizlere iletmiş olalım.
Röportajımızda ismi geçen Osman Uğur KOÇAK’aburadan sevgilerimizi, selamlarımızı iletmiş olalım. Değerli arkadaşımızda burada. Keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Bir sora ki röportajı kaçırmayın diyoruz.
Görüşmek üzere…
RÖPORTAJ :MEHMET EFE DİNÇ
KONUK : MEHMET MISTIK
DÜZENLENME :
FATMA ÇANKIRAN
ZEYNEP DEVECİ
Yorum Yazın